Anahtar kelime Family Tragedy

Bir yüksek gerilim hattındaki önemli bir elektrik arızasını tamir etmek için görevlendirilmiş ekip, aniden bastıran çok güçlü bir fırtınanın ortasında kalır. Hayatta kalabilmek için tehlikeli bir mücadelenin ortasında kalan ekibin vermesi gereken zorlu kararlar vardır.

Federal Ajan Aaron Falk, intihar etmeden önce karısı ve çocuğunu öldüren çocukluk arkadaşının cenazesine katılmak için yirmi yıl önce ayrıldığı memleketine gider. Yaşananlara anlam veremeye Aaron, olayı araştırmaya karar verir. Aaron araştırma yaparken eski bir yara olan 17 yaşındaki Ellie Deacon'un ölümünü de yeniden gün yüzüne çıkarır. Bu iki olayın birbiriyle bağlantılı olabileceğinden şüphelenmeye başlayan Falk, sadece arkadaşının masumiyetini değil, aynı zamanda kendi masumiyetini de kanıtlamak için çabalar.

Eski FBI ajanı ve artık bekar bir anne olan Lisa Brennan, mutsuz bir aşk ilişkisinden ve acı dolu aile anılarından kaçmak için tatile çıkar. Ancak çok geçmeden sadece insan kaçakçıları tarafından kaçırılan bir kız çocuğuyla karşı karşıya kalmaz, aynı zamanda cinayet suçlamalarıyla da karşı karşıya kalır ve yabancı polisten bir adım önde olması gerekir.

Merricat Blackwood, kız kardeşi Constance ve amcası Julian ile birlikte bir şatoda yaşıyordur. Geçmişlerine bakıldığında, Blackwood ailesinin aslında yedi üyeden oluştuğu ortaya çıkar. Kısa bir süre önce, şeker kutusuna arsenik karıştırılmasının ardından aile üyeleri korkunç bir şekilde yaşamını yitirmiştir. Cinayetlerin arkasındaki ismin aklanmasının ardından Constance aile evine geri döner. Günleri kuzenleri Charles Blackwood'un evlerine gelmesine kadar mutlu bir şekilde geçiyordur. Merricat, Charles'ın tehlikeli biri olduğunu fark etmiştir ve artık Constance'ı Charles'ın gazabından koruması gerekmektedir.

Avukat olan Edee Mathis, yaşadığı trajedinin ardından büyük bir yıkıma uğrar. Ayakta kalmak için çabalayan Edee, vahşi ormanda bulunan bir kulübeye yerleşir. Zorlu geçen kış, onu her an öldürebilecek vahşi hayvanlarla karşı karşıya olan Edee, burada nasıl hayatta kalınacağını öğrenmeye çalışır. Edee’nin yolu bu sırada yerel bir avcı ile kesiştiğinde, kendi şeytanları ile yüzleşmek zorunda kalır.

Tecrübeli polis Andreas, güzel eşi Anna ve yeni dünyaya gelen bebekleri ile mutlu bir hayat sürmektedir. Andreas, ortağı ve yakın arkadaşı Simon ile beraber bir gün bir aile içi şiddet suçuna müdahaleye gider. Eski bir mahkum olan Tristan ile kız arkadaşı Sanne’nin de Sofus adlı bir bebeği vardır. Sağlıksız bir ortamda fazlasıyla ihmal edilmiş olan bu bebeği kurtarmak için Andreas elinden geleni yapar ama kanunların bu duruma karşı yapabileceği pek bir şey yoktur. Bu olay, kritik bir karar vermek zorunda kalan Andreas’ın bütün hayatını ve adalet kavramına bakışını derinden etkileyecektir.

Kimse katil olarak doğmaz. Şartlar, insanı buna sürükleyebilir ve bir kere cinayet işlenmeye başlandığında, arkası gelir. Velu, genç bir çocukken, babası polisler tarafından öldürülür.

David Baldacci'nin aynı adlı romanından uyarlanan bu filmde hikâye, 1940'ların sonlarında Virginia'nın kırsal bir bölgesinde geçiyor ve genç bir kız olan "Little" Louisa May'in etrafında şekilleniyor. Louisa, ailesinin trajik bir kazada kaybı sonrası büyükannesinin yanına taşınmak zorunda kalır. Burada, yeni bir yaşam kurmaya çalışırken, büyükannesi ile olan bağı derinleşir. Louisa'nın hayalleri, büyükannesinin bilgeliği ve çevresindeki insanların etkisiyle birleşerek onu güçlü bir birey haline getirir.

Romulus, My Father; Raimond Gaita’nın beğeni toplayan anılarına dayanıyor. Bu, Romulus’un, güzel karısı Christina’nın ve oğulları Raimond’u yetiştirme konusunda karşılaştıkları zorluk ve çekişmelerin hikayesi. Son derece ahlaklı babasının, yürek parçalayıcı yokluğu ve ilgisizliğinin deneyimini yaşayan depresif annesine karşı olduğu bir evreni dengede tutmaya çalışan küçük bir çocuğun öyküsü. Sonunda babayla oğul arasındaki kırılamaz bağı göklere çıkaran imkansız bir sevginin hikayesi.

Many years ago, the last remnants of humanity were forced to retreat behind the towering walls of a fortified city to escape the massive, man-eating Titans that roamed the land outside their fortress. Only the heroic members of the Scouting Legion dared to stray beyond the safety of the walls – but even those brave warriors seldom returned alive. Those within the city clung to the illusion of a peaceful existence until the day that dream was shattered, and their slim chance at survival was reduced to one horrifying choice: kill – or be devoured!

One day, New York City as we know it vanished overnight into a mysterious fog. Now known as Hellsalem's Lot, it has become a place where another world beyond imagining is connected to our reality. The balance within this new world is protected by a secret society known as Libra. Leo, a journalist and photographer who arrives in the city, is unexpectedly recruited to join their ranks.

Tom Mathias comes to Aberystwyth having abandoned his life in London. He's a brilliant but troubled man. Despite his faults he is an excellent detective, who knows that the key to solving the crime lies not in where you look for truth, but how you look.

A horrific double murder rocks the lives of two families living side-by-side in isolated rural Scotland. But instead of focusing on the investigation, One of Us explores the fallout for the grieving relatives, and the dark consequences that threaten to shatter their lives.

Following a raft of shootings in an English market town, the crimes are retold in a nonlinear narrative structure through the eyes of a journalist and the tragedies' victims.

Water Under the Bridge is a 1980 mini series based on the 1977 novel by Sumner Locke Elliott.

Revolving around the life of un-produced screenwriter Barnum Nilsen, The Half Brother is a dramatic family saga that offers an historical parable of 20th century Europe. On V Day, May 1945, as a continent emerges from war, Barnum’s mother Vera is raped in her attic in Oslo by an unknown man, leading to the birth of Barnum’s half brother, Fred. When Barnum is born five years later, to the man that Vera has since met and married, the Nilsen family, like Europe, is already splitting in two. Growing up together during the Cold War – Barnum with his father, Fred searching for his – the half brothers become estranged and Fred eventually disappears. At the film festival in Berlin in 1990, as the Wall is still coming down, Barnum learns that Fred has returned. Finally, as the true identity of Fred’s father comes to light, the two half brothers may once again be reunited.